23 Eylül 2010 Perşembe

Paris Günlükleri _III

Biraz da okuldan bahsedeyim. Hep şehir sıkar..

Şunu söyleyerek başlıyım Boğaziçi gibisi yok! Kütüphanesinden manzarasına, kantinlerinden çimlerine, onun gibisi yok! Meğer beğenmediğim yüzüne tükürdüğüm okulum ne kadar güzelmiş, hatta dışardan Maslak iş binalarını andıran New Hall bile!

Bi kere kampüs olmadan üniversite mantığı bana ters(!) geliyor. Eğer üniversitede okuyorsan kampüsün olucak, öyle bina bina biri orda biri burda o ne ayol! Ömrün yollarda! Hiç kampüs sıcaklığı yakınlaşması yok insanlarda, yoldan geçen birileri oluveriyor herkes ders bitince. Kampüs içi koşuşturmacadan uzak. Bir dersten diğerine giderkenki o 5-10 dakikalık kısa konuşmalardan uzak.

Dersler bitince de herkesde bi ders çalışma aşkı! Aman herkes mi inek olur! Allahım kütüphanede yer yok! Zaten kütüphaneleri de küçücük nerde bizim Abdullah Kuran Kütüphanemiz. Bir de utamadan Avrupa'nın 2. en büyük kütüphanesiymiş. Neyleyeyim ben o kitapları eğer kendim gidip göremezsem, dokunamazsam. Yer altında mahzende mi saklıyorlar napıyorlarsa kitapları! Kitaplarında arasında dolaşıp bol bol kitap kokusu çekmek kadar güzeli var mıdır. Kütüphaneye çok öyle boş boş kitaplar arasında dolaşıp kitapları karıştırıp vakit geçirmişliğim olmuştur. Ama burda kitabı istiyorsun 45 dakika sonra mahzenden çıkarıp getiriyorlar sana. Peh, ben arayıp bulmayınca oldu mu yahu!

Nerde kalmıştım? Heh.. Hep ders çalışıyorlar. Şöyle söyliyim biz bu kadar çalışıyo olsaydık Boğaziçi olarak dünyayı yönetirdik. Ama bu kadar çalışıp hiç kayda değer birilerini çıkaramamaları da... Neyse (=

Derslerde herkes bilgisayarlarını çıkarıyor başlıyor not almaya. Ayyh çıldırmamak içten değil. Beni bilen bilir en nefret ettiğim ses klavye sesidir. Derste zilyonlarca klavye şıkırtısı, hepsini hepsini alıp pencereden atasım geliyor. Allahtan benim gibi kalem kağıt sevdalıları da var da, onların yanlarına oturuyorum paçayı kurtarıyorum.

Derslerin zorluğu kolaylığı konusunda pek bişi söyleyemiycem, bence Boğaziçi gibi. Essayler, paperlar, sunumlar, projeler, quizler, her zamanki modern zaman öğrenci işkenceleri, pek bi fark yok.

Kısacası Boğaziçi çok güzel bir okul arkadaşlar tadını çıkarmak lazım.