19 Mayıs 2010 Çarşamba

Karışmışsın sen... Düzel de gel!

Son zamanlarda politika okuduğumu duyan herkesin fix soruları "Baykal geri döner mi?" "Dönmezse kim gelir?" "Sence Kılıçdaroğlu çözüm olur mu?" oluyor.

Bi de işin ilginci gayet kendime göre destekli argumanlarımla açıklıyorum ve cevaplıyorum ama yaranamıyorum insanlara. Hiçbir zaman insanlara yaranma ve yağlama gibi bir amacım ve kaygım olmadı ama bir şey soruyorsan eğer önyargısız dinlemek esastır diye düşünüyorum. Aynı fikirde olmak değildir önemli olan aynı saygı seviyesinde olmaktır. Bir de şu var ki farklılıklardır zaten politikayı politika yapan ve onu zenginleştirip gelişerek ileri gitmesini sağlayan. Herkesin farklı çözüm yolları ve cevaplar bulması ve bunları savunmak için hakkı ve sözünün bulunması değil midir demokrasi?

Son zamanlarda demokrasi ile eşleştirdiğimiz kavramlar, uygulamalar ve yaşam ve yönetim biçimleri o kadar yozlaştı ki "korku imparatorluğu" olarak adlandırılan bu sistem kimilerince demokrasi olarak tanımlandıkça daha bizim halk olarak aklımız çooook karışır; ona, buna, hatta şuna laf atar, bi de o lafları atınca adam sayarız kendimizi!!!

Hiç yorum yok: