2 Şubat 2009 Pazartesi

Gün gelir...( keşke gelmesedir aslında!)

Gün gelir
düşünürüm, ne kaldı bizden geriye?
Batık bir aşkın enkazını aradıkça mercan mavisi gözlerim,
bu karanlık bulut içimi kaplamak zorunda mıydı
ve o kahrolası gözyaşlarım yüzümü ıslatmak zorunda mıydı?
Dedim ya gün geliyor ve düşünüyor insan bunları...

Unutmak olsaydı keşke lugatımda
öyle bir unutmak ki bir daha hiç hatırlamamak aslında
ya da gülüp geçebilmek, çocukluktu deyip azımsayabilmek yaşananları,
ya da nasıl desem yaşayamadıklarımızı aslında...
Öyle ya gururumuz vardı ikimizin de
önümüzde koskoca bir engel gibi duran,
tüm fizik kurallarını yıkarcasına aramıza girebilen,
itici kuvvet olan gururumuz.
Peki ya biz ne yaptık?
Ufacık bir şey aradık sanki birbirimizden kaçmak için;
bulduk da...
Hiç farketmemiştik o zaman o ufacık şeylerin
aramızdaki yıkıntıları biriktirdiğini
ve enkaz gitgide büyüyordu işte.
Önce heyecanımızı yitirdik, sonra hayallerimizi
gerisi çorap söküğü gibi geldi zaten
Velhasıl zor olmadı yıkıp geçirmek herşeyi.
Halbuki ne zordu birbirimize ilk açılmamız hatırlasana.
Benim ellerim terlemişti,
Sen de dünden razı, hemen avuçlarının içine aldın ellerimi,
seninkiler de buz kesmişti sanki,
Bak gördün mü sevgilim
burada bile farklıydık, sen buz kesmişsin,
Bense yanıyorum.

Ne kalmıştı bizden geriye şimdi?
Yine yaz geliyor ve sessizliklerin
yeri iyi ayarlanmışcasına mevsim yine seni düşündürüyor,
bizi anımsatıyor hep.
Hep realist olmak zorundayım sanki,
zira biliyorum sevgilim
Koskoca bir hayat girdi aramıza
Ve artık ne sen geri dönebilirsin-ki bilmem kaç kez denedin aslında-
sevgilim,
ne de ben açabilirim sana kapıyı...
Ama kapının deliğinden bakarım arkandan,
Kesin!
Bilirsin sevgilim,
iyi bilirim ben geç kalmaları bu aşka
en iyi yaptığım şeydir arkandan bakmak
hele pişman olmak...

Ama inan bu ikimiz için de en iyisi sevdiğim, en iyisi...
Bitmeliydi!
zordu, acıttı, ağlattı bazen evet; ama bitmeliydi sevgilim.
Öyle de oldu zaten:
Bitti...

Hiç yorum yok: