27 Mart 2010 Cumartesi

Kofti insan tipi

Yazmassam paylaşmassam olmucak... Söylemezsem dillendirmezsem boğucak beni...

İnsanlar ne kadar küstah, ne kadar kendini bilmez, haddini aşan edalarda, bi b.k bildiğinden emin dolaşır oldu etrafta gerine gerine. Küçük dağları onlar yarattı diye iddialarda bile bulunacaklar yakında.

Sen kimsin? Nesin? Nerden emin oluverdin her şeyi pek çok biliverdiğine? Aman hemencik de çözüvermiş hayatın anlamını, her şeyin neden sonuç ilişkisini. Herkesin akıl hocası olmaya da yeltenmiş. Söylediklerini çürütmeye çalışmalar, iddalı cümle kurma istekleri, off offf hele puslu bakma uğraşları...offff!!!

Evet o küçük insanlardan bahsediyorum. Dünyanın sırrını çözmüş gizemli havalar, aman tanrım harika sorular sordum tripleri, çok güzel espri yapmış olduğunu düşünerek etrafa sırıta sırıta bakmalar. Midem kalkıyor ya. Bünyem kabul etmiyor.

Nefret ediyorum hatta tiksiniyorum sizden. O tepeden bakan bakışlarınız var ya, içini çok dolu sandığınız o bakışlarınız!! Ben onların ne kadar sığ ve boş olduğunu görebiliyorum. Gözlerinizdeki o boşluğu saklayabileceğinizi sanmak, hahah, ne acı. Bana çok bilen havalarında gelip dün akşam ekşi'de okuduğunuz haberleri satmaya çalışmanız… Gözümde değerinizi anlatmaya yeticek bir değersizlik ölçütü henüz bulunamadı.

Gülüyorum içimden siz konuşurken öylesine gülüyorum ki, ne kadar iyi oyuncu olduğuma şaşırırsınız, yüzümde ifadesiz sizi dinliyor olurum çünkü eş zamanlı olarak. Bu sığlığa bu kendini bilmez yorumlara gülünür sadece. Karşındakini hiç bişi bilmiyor yerine koymak, hahahahh, gülünür buna sağlam gülünür... Çoğu zaman dışımdan da gülmeye başlıyorum, çok hoşlarına gidiyor, söyledikleri sözlere, olaylara gülüyorum sanıyorlar. Zavallılar. Ben size gülüyorum, saflığınıza, sığlığınıza...

Evet sizlere idiotik travmatik vakalar!!! Size hayatımda hiç bir komedi filmine gülmediğim kadar çok gülüyorum. İşte bu yüzden beni çoğunlukla gülerken görmeniz normal... Neye güldüğümü tahmin edin bakalım!!!

Hiç yorum yok: